News


Interview | Beni Bana Sor |Piya Medien | 01/2023


"Albümü yapmamın en büyük sebebi;
tabiata, çocuğuma, torunuma bir ses seda bırakmak…"

"Albümün içinde benden çok, beslendiğim gelenek var..."

“Bağlamanın kalbi Arif Sağ’dır”

 [evrensel]

Cumhuriyet | 31.07.2023
Gelin muhabbet edelim
Çoğumuzun dilinden düşmeyen türkülerin/ deyişlerin yazarı kaynak kişisi onlar. “Eşinden ayrılan yaralı ördek/Madem ayrılmakmış senin muradın/ Bu dünyanın devranına aldanma gönül aldanma Dostun gül cemali cennettir bana” bu ve benzeri hepimizin bildiği türkülerin yazarı aslında onlar...

Yayınlanma: 31.07.2023 - 03:00

Güncelleme: 31.07.2023 - 03:00


Hakikatçiler desek belki de çoğumuzun aklına kimi kastettiğimiz gelmez. Çoğunun adını ya da mahlasını yüzeysel biliriz. Hakikatçiler, 19. yüzyılın ikinci yarısında oluşan, kökleri aslında Sivas, Malatya ve Maraş bölgelerine dayanan ancak günümüzde merkezi Kayseri’nin Sarız ilçesi olan Alevi-Bektaşi süreğinin temsilcileridirler. Aleviliği hakikat boyutunda yaşamak gerektiğine inanmışlar bunu yaşamlarında da sergilemişler.

BİLDİĞİNİZ KONSERLERDEN DEĞİL

Hüseyin Beydilli, Özgür Polat ve Mahir Kutlutürk, Alevi deyişlerinin önde gelen temsilcilerinin gün yüzüne çıkmamış şiirlerin, seslerin, sözlerin peşine düşmüş. Onların doğduğu köylere gitmişler onları tanıyanları, akrabalarını dinlemişler, yazılı kaynakları taramışlar, gün yüzüne çıkmamış deyişleri toplamışlar. Öyle bir iki günlük bir çalışma değil bu, tam 20 yıl emek vermişler bu işe. Şimdi bu emeklerinin ürünü olarak “Hakikat Nefesleri” adı altında bu türküleri konserler düzenleyerek halkla buluşturuyorlar. Bu konser öyle bildiğimiz konserlerden de değil, izleyiciyi bir muhabbete davet ediyor. Program “hakikatçiler”in hayatını, nasıl yaşadıklarını, nasıl bir araya geldiklerini anlatan 30 dakikalık bir belgesel gösterimiyle başlıyor, sonra konser devamında muhabbet, sorular... devami -> Cumhuriyet Gazetesi

Interview | Evrensel [Hasret Gültekin KOZAN] | 08/2020

Müzisyen Mahir Kutlutürk: Albümün içinde benden çok, beslendiğim gelenek var...
Mahir Kutlutürk, “Ne Minnet” isimli albümünü yayımladı. 8 eserin yer aldığı albüm, dijital platformlarda yayımlandı. Yeni albümü üzerine konuştuğumuz Kutlutürk “Ne Minnet, benim için büyük bir adım. İçinde benden çok, beslendiğim gelenek var…”  diyor. 

Bizim oraların, Kürecik’in “Mamko” türküsünü/ağıtını senin söylediğin bir kayıt ile paylaşmıştı Hüseyin Korkankorkmaz, ben de ondan öğrendim seni... Ona sorduğumda, “Bizim yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi, gerçek dostluk... Mahir çok çıkarmadı kendini ortaya...” cevabını aldım. Nedir bu “Ortaya çıkmayışının” sebebi ve neden şimdi bu albüm?
Evet. Hüseyin Korkankorkmaz okul, sıra, muhabbet ve yol arkadaşımdır. Onun ilk albümü Firkat-ı Zevâl’de birlikte çalışmıştık. O albümde genç yaşında Hakka yürüyen canımız, arkadaşımız Rıza Kılıç da vardı, devri daim olsun. Sazını, sözünü son nefesime kadar taşıyacağım dostumdur… Kendimi ortaya çıkarmama meselesine gelince, her zaman ustalarımın, hocalarımın dizinin dibindeyim. Onlardan beslenmeye devam ediyorum. Albümü yapmamın en büyük sebebi; tabiata, çocuğuma, torunuma bir ses seda bırakmak…

ARİF SAĞ’A MİNNET…

Albüm “Arif Sağ’a Saygı Açışı” ile başlıyor. Bunu dinleyenler sanki Arif Sağ’ın ’80’li, ’90’lı yıllardaki tarz ve tonunu duyuyor tekrar senden… Arif Sağ’ın bağlama ile ilgilenen birçok kişiye örnek olup yol gösterdiğini söylersek, senin için etkisi neydi, neler söylersin?

Sevgili Hocam Erdal Erzincan’ın Arif Hoca ile ilgili söylediği bir sözü vardır “Bağlamanın kalbi Arif Sağ’dır” diye. Ben de Arif Hoca ile çocuk yaslarda tanıştım, kasetlerini başa sarıp sarıp çalışırdım. Geleneksel müziğimizin edebini Arif Hoca’dan öğrendim diyebilirim. Albümde yaptığım “Arif Sağ’a Saygı Açısı” bir minnet gibi düşünülebilir. 

Albümde beslendiğin kaynaklar nelerdi? Garip Dost ile özdeşleşen ve bir isyan ağıtı olan “Mamko”yu da söylüyorsun. Kaynağın doğduğun/büyüdüğün topraklar olmalı. Neler söylersin sana kattıkları için?

Albümde beslendiğim kaynaklar geleneksel müziğimizin mimarları olan Alevi Bektaşi dedeleridir. Hâlâ büyük bir aşk ile onları dinleyip, etüt ediyorum. “Mamko” ağıtı yıllardır bizim yörede okunur, çocukluğumdan beri kulağımdadır. Ben de bir müzisyen olarak yöreme ait olan bu ağıtı yorumlamak istedim ve iyi tepkiler aldım. Bu ağıtta beslendiğim kaynaklar, yöremizde yıllardır cura çalan Haydar Alkas ve Hemedi Tappis’dir (Tapış Ahmet).

"AMCAMIN ÇALIŞIRKEN SÖYLEDİĞİ BİR TÜRKÜ"

Albümde dikkati çeken bir türkü var: Anam Irgat Babam Irgat. “Ters yazmışlar yazımızı/Kör etmişler gözümüzü/Paylaşmışlar yurdumuzu/Anam ırgat babam ırgat./Babam ağaya devşirir/Anam arpayı pişirir/Yokluk elinden şaşırır/Anam ırgat babam ırgat…” gibi sözlere sahip ve düzenlemesini tekrar senin yaptığın bu türkünün hikayesini bizimle paylaşır mısın? 

Bu türkü 1975/80 yılları arasında emmim (amcam) Vahap tarafından köyde, yabanda çalışırken söylediği bir türkü. O zamanlar kendisi, köyün devrimci bir genci. Herkesin işine, yardımına kosan birisi. Onun ruhu için, düzenleyip, çalıp söylediğim bir türküdür…

MAHİR KUTLUTÜRK HAKKINDA

1978 Malatya/Kürecik doğumlu Kutlutürk, bağlama ile 6-7 yaşlarında tanıştı. O zamanlar amcasının bağlama çaldığını ifade eden Kutlutürk, müzikle tanışma hikayesini “Evde Arif Sağ kasetleri dinlenirdi sürekli. Öyle bir ortamda büyüdüm ve büyülendim. Halen geleneksel müziğimizin mimarları olan Alevi Bektaşi dedelerinin kaynağından besleniyorum. Büyük bir aşk ile onları dinleyip, etüt ediyorum” söyleriyle dile getiriyor. 

2001 yılında İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Temel Bilimler bölümüne giren Mahir Kutlutürk, buradan mezun oldu. Erkan Oğur’dan kopuz tekniği üzerine dersler alan Kutlutürk, birçok önemli sanatçının albümlerinde yönetmenlik ve çeşitli düzenlemeler yaptı. Arif Sağ Müzik Okulunda bağlama eğitmenliği de yapan Kutlutürk, 2012’de Almanya’ya yerleşerek şimdilerde yaşadığı şehirde bağlama eğitimleri veriyor. 

Kaynak: Evrensel 


©  2023/2024 Mahir Kutlutürk All rights reserved